25 Mart 2023 Cumartesi

Hayat yeşillenmeyi bekliyor, Gazete Duvar


Mehmet Türkay*

Genel olarak sol siyaset kendi içindeki gerilimleri aşmak zorunda. Siyaset zor zamanlarda kurulabildiğinde tarihsel vasfını alır. Zor zamanlardayız. Muhalif siyasi akıl tarihsellik perspektifini kaybettiğinde iktidar kazanır. Muhalefetin siyaseten karmaşık bir siyasi denklemle hareket etmeye çalıştığı bir ortamda bu daha da önem kazanmıştır. Millet İttifakı bir biçimde kendini konsolide etmeyi başardı. Ancak desteğe ihtiyacı vardı. Destek, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın tarihsel sorumluluğunu yerine getirerek bu ihtiyaca cevap vermesiyle geldi. Kendi içindeki tartışmaların siyaseten bir karşılığı elbette vardır ama hayatın siyasetten ibaret olmadığı düşünüldüğünde hayata sahip çıkıldı. Bu kendi başına siyasi bir tavır alıştır.


TARİHİ BİR AN YAŞANIYOR

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın kendi içinde sağladığı mutabakat önemlidir. Çünkü bunun bir adım sonrası sığ siyasete girecekti ki şimdiye kadar hiçbir tarafa faydası olmadı. Genel olarak sol siyasetin kendi içindeki tıkanıklıkları aşarak sürece müdahil olması, muhalif bir blok oluşturulduğunda önem kazanır. Tarihi bir an yaşanıyor, dönem de diyemiyoruz çünkü toplumsal bir kırılma ve sıkışma ile karşı karşıyayız. Böyle zamanlar toplumla yüzleşme ve karşılığının ne olduğuna dair ipuçları verir. Ortalama bir vatandaşın kabulü önemlidir. Yaşanan deprem sürecinde kendilerine yardım eden “solcuların” farkına varanlar oldu. Malum, “hafıza-ı beşer nisyan ile malüldür”. Sosyalistlerin hep unutturulanların yanında olması onların tanındıkları anlamına gelmez elbette. Sonuçta sosyalistler kendi üzerlerine düşen neyse yapmışlar ve yapmaktadırlar.

İKTİDAR GÜVENİNİ KAYBETTİ

Siyaset bir iradedir ancak hayatla örülür. Siyaset hayatı bir kurguya dönüştürdüğünde faşizm başlar. Hayat bugün bir kurguya dönüştürülmektedir. Algı operasyonlarıyla iktidardan düşüş süreci yönlendirilmeye çalışılmaktadır. Bu tür müdahalelerin başarılı olma şansı yüksektir çünkü müdahil iktidardır. İktidar olanaklarının sonuna kadar kullanılacağı açık. Ancak iktidar, her anlamda güvenini kaybetti. Bunun siyasete tahvili büyük olasılıkla şiddetle olacaktır. Böyle bir ortamda sosyalistler muhalefeti güçlendirmek üzerine bir siyaset kurmalıdır. Millet İttifakı'nın sınırlarını biliyoruz ama iktidarı değiştirme potansiyelini de kimse görmezden gelemez. Çünkü kendi içindeki sorunları aşma becerisini bir biçimde gösteriyorlar.

ARAYA DEVLET GİREBİLİR

Siyasete içkin olan her düzeydeki “iktidar” olma anlayışı doğaldır ancak doğru zamanda doğru bir dil ile yapıldığında karşılık bulur. Çünkü siyasi güce göre biçimlenecektir. Millet İttifakı iktidara gelirse neyle karşılaşacağız? Bugünkü söylemlerine güvenmek durumundayız ancak iktidar sürecinde neler olacağını yaşayarak göreceğiz. Sosyalistler açısından bakıldığında CHP’yi kısmen paranteze aldığımızda sağ bir ittifak söz konusu. Emek ve Özgürlük İttifakı'nın verdiği destek siyaseten bir karşılık görecektir. Ancak araya “devlet”in girmesi muhtemeldir. Hayat bahara rağmen yeşillenmeyi bekliyor.

Emek ve Özgürlük İttifakı'nın cumhurbaşkanı çıkarmama kararı alarak verdiği destek Millet İttifakı'nın önünü açtı, elini güçlendirdi ancak iktidarı kızdırdı ve tedirgin etti. Toplumdaki siyasal karşılığı oldukça yıpranmış olan iktidar bu güçsüzleşmeyi telafi etmenin yollarını aramaya başladı. Burada kritik olan HÜDA-PAR işbirliği. Bir kısım müdahaleler bu cenah üzerinden kurgulanabilir. Diğer taraftan denetim altına aldığı YSK, Anayasa Mahkemesi vb. kurumlar üzerinden de süreç yönlendirmeye çalışılacaktır. İktidar bu yollarla bir direnç oluşturmaya çalışırken muhalefetin de kendi direnç odaklarını oluşturması önem kazanmıştır.
Nihayet, gelinen aşamada yukarıda da vurgulandığı gibi tarihsel bir an’a tanıklık ediyoruz. Bu tanıklığın hakkının verilmesi genel olarak muhalefet açısından elzemdir. Evet, hayat yeşillenmeyi bekliyor!

Gazete Duvar'dan okumak için lütfen tıklayın 

* Prof. Dr. (E.), Marmara Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder